27 Şub 2009

Köpekleriyle yatıp kalkan yazarlar sorunsalı


Kedileri, köpekleri yazarlara ilham verirmiş. Gerçekten de böyle midir? Merakımı celbetti, araştırdım.

Daha doğrusu bugün Milliyet.com.tr de köpekleri olan köşe yazarlarımızın köpekleri ile resimleri ve bu konudaki düşünceleri yayınlandı…bu da bana ilham verdi.

Başbakan, Bekir Coşkun’u ima edip 'sevgili köpekleri vardır, onlarla yatıp kalkarlar' dedi ya, ortalık ayağa kalktı. Hayvanseverler Bekir Coşkun’u e-mail yağmuruna tutmuş, hop oturup hop kalkıyorlar, Başbakan’ı kınıyorlarmış.

BeKir Çoşkun’un köpeği Postal da Başbakan’a cevap yazmış…Pako’dan sonra ikinci köpek köşe yazarımız “Postal”. Ayakları büyük olduğundan bu ismi koymuşlar.

Canım herkes kedi köpek sever olmak zorunda değil, Başbakan da sevmeyebilir veya sever de evinde beslemeyebilir. Bu kadar ayağa kalkalacak bir durum yok.

Canı isteyen kedi köpeğiyle yatar kalkar, istemeyen karısıyla, sevgilisi ile veya tek başına yatar. İllaki kedi köpekle yatarak da hayvan severlik olmaz ya. Kimisi benim gibi balkonunda yer verir, kimi bahçesinde, kimisi de sokakta besler, barınaklardaki köpeklerle ilgilenir.

“Göbeğini kaşıyan adam” benzetmesine kızdığı için, Başbakan da böyle bir lafla karşılık vermiş. Doğal halidir, severiz polemiği.

Bu polemiğin arkasına yeni bir köpek yazar da doğabilir…Postal.

Onlar polemikleşe dursunlar, şöyle interneti bir taradım, google amcama günaydın dedim, sordum “ne iştir bu kedili köpekli yazarlar” durumu.

Meğersem ne çok kedi köpek seven yazar varmış. Kedilerini romanlarının baş kahramanı yapanından tut, ilhamını kedisinden köpeğinden alana kadar.

Ama yazarlara köpeklerden çok kediler ilham veriyormuş. Halbuki köpekler, kedilerden daha çok insana dost bilirdim, demek yanılmışım.

Popüler roman yazarlarının çoğunun birer bazen ikişer, üçer kedileri varmış. Örnek vermek gerekirse Mark Twain, Victor Hugo, Ernest Hemingway, Ruth Rendell, Margaret Atwood da kedili yazarlardan imiş.

Bir de erkeklerin kedi mi yoksa köpekleri mi daha çok sevdiği veya kedi köpek besleme durumuna göre karakter ve kadınlarla ilişki tahminleri ve yorumları yapılıyor.

"Erkek adamın kedisi olur mu?" diye bir anket bile yapılmış. Sonuç, yüzde 84 evet yakışır diyormuş. Zeki ve kendine güvenen erkeklerin köpek değil, kedi edindiği, kedilerin cool yaratıklar olduğu gibi yorumlar var. Kedili erkekler, köpekli erkeklerden daha duyarlıymış.

Blog yazarının biri de demiş ki ; "Eğer ayak bastığın şu dünyada özgüvenin yoksa yanına koltuk değneği olarak bir köpek alırsın. O sana daima destek olur. Yok eğer kendine güveniyorsan, işgal ettiğin alanı yırtıcı bir hayvanla paylaşırsın".

Kedi köpek seven erkeklerin daha pek çok ilginç analizleri var. Bu konu beni sardı…biraz daha araştırayım bakayım kedi köpek seven erkek ve kadınların nasıl birileri olduğunu.

Ancak şunu öğrendim ki; yazarların genelde ya köpekleri ya kedileri varmış, hayvan severlermiş ve onlardan ilham alırlarmış.

Gerçi Bertolt Brecht ne demiş “ İlham çiş misalidir, ne zaman geleceği belli olmaz”…ama yine de ben köpeğimi çağırayım yanıma.

Kopuuuuk! gel oğlum yanıma, bana ilham ver, belki roman filan yazarım belki de bir gazetede köşe yazarı olurum, seni de meşhur ederim, Başbakan da bana çatar…

Belli mi olur bu işler?

Hiç yorum yok: