The Economist’in, “Türkiye Batı’ya sırtını mı dönüyor?” sorusu, “Türkiye Batı’ya sırtını dönerse” korkusunun farklı bir biçimde ifade edilişidir.
The Economist dergisi, son sayısında “Türkiye Özel Dosyası” yayınlandı. Derginin hazırladığı bu geniş Türkiye dosyasında, Türkiye’de siyaset ve iş dünyasının önde gelen temilcilerinin görüşlerinden yola çıkılarak, Türkiye’de son 10 yılda yaşanan hızlı değişim irdeleniyor.
Dosyada yer alan makalelerde, Türkiye için ekonomide “Avrupa’nın Çin’i”, dış politikada “diplomasi devi” gibi gaza getirici ifadeler kullanılırken, iç politikada AK Parti ve Erdoğan’ın uygulamaları ile ilgili kuşkulara ve uygulanan çifte standartlara yer verilmiş.
Özet olarak “Türkiye Batı’ya sırtını mı dönüyor?” diye sorulmuş ve yanıtı da “Hayır ama, Avrupa ve Amerika başarısını kabullenmezse dönebilir” şeklinde verilmiş. Dergi, Avrupa Birliği’nin Ankara’yı dışlaması halinde büyük bir hata yapacağını belirtiyor.
Son yıllarda dış basının etkili gazete ve dergilerinde, Türkiye ile ilgili gelişmeler ve haberler sıkça, geniş bir şekilde ve kapaklarda yer almaya başladı. Kısa bir süre önce de Le Monde Diplomatique’de “Türkiye Avrupa Birliği`ne sırtını dönerse jeopolitik deprem yaşanacak” gibi güçlü bir iddiaya yer verilmiş ve AB’nin Türkiye`yi algılama biçimi sert bir şekilde eliştirilmişti. Le Monde’a göre; Washington, Moskova ve Tahran, Ankara`nın gönlünü kazanmaya çalışırken Brüksel, Türkiye’ye adeta zavallı aşık muamelesi yaparak küçümsüyordu.
Ancak, dış basında yer alan Türkiye irdelemelerinin hemen hemen hepinde “ama” bağlacı var. Dış basın Türkiye’yi değerlendirirken, bir yandan son 10 yılda yaşanan değişimi yere göğe sığdırımıyor, diğer yandan da klasik ezberlerini de peşine eklemeden edemiyor.
Yine de yapılan tüm değerlendirmelerde öyle bir gerçek var ki, artık iyice belirgin hale geliyor. O da “Türkiye’nin Batı’ya sırtını dönme” korkusudur.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış diyor ki; AB’nin içinden geçtiği bu güçlüklerle dolu döneme bakarak, yeni bir slogan benimsedik, ‘Avrupa sıkı dur, Türkiye gelip seni kurtaracak’…abartılı bir ifade olmakla birlikte gerçeklik payı çok fazla. Zira, Türkiye artık kendini zengin adamın kapısında içeri alınmayı bekleyen biri gibi görmüyor. Brüksel tarafından geri çevrilirse gideceği daha pek çok yer var. Avrupa’nın ise pazar ve genişleme dinamikleri açısından, nüfus ve enerji ihtiyacı için doğuya genişlemesinden başka şansı yok.
Türkiye’nin “eksen tercihi” ya da “Batı’ya sırtını dönme” korkutması oldukça işe yaramış görünüyor. Enerji yoksulu Avrupa ile enerji varsılı Doğu arasındaki Türkiye, oyunu kuralına göre oynuyor.
The Economist, özel dosyada, Türkiye’nin bu politikalarını “ekonomiyi kitabına uydurma” olarak nitelendirmiş ve Türkiye’deki gelişimin birçok ülkeyi huzursuz ettiği belirtilmiş. Deniyor ki; “Bu kadar kalabalık bir ülkeyi, Avrupa Birliği’ne kabul etmelerinin istenmesi olasılığı Avrupalıları titretiyor. Türkiye konusundaki gönülsüzlüğü nedeniyle Avrupa’yı azarlayan Amerika şimdi Ankara’nın yeni maceracı dış politikasından huzursuz.”
Ve devam ediyor; “Eğer AB kendi Çin’ini dışlamayı tercih ederse, bölgesindeki en hızlı büyüyen ekonomiye sırtını çevirecek, Doğu’ya nüfuz etme umudunu yitirecek. Dünyada artık esamelerinin okunmadığından yakınmaya başlayan Avrupalılar tarihi bir hata yapacak.”
İşin özü; Dünyaya kapıları kapatmak doğru değil, asıl beceri küresel ekonomiyi doğru kullanabilmektedir.
AB, kendi menfaatinin nerede olduğunu görememenin sancılarını ve sıkıntılarını yaşıyor! Kibirli Avrupa, Türkiye gerçeğini çoktan farketti. Türkiye’nin dünya üzerindeki etkisi büyüyor, eğer ki sağdan soldan, yüksek çıkar ahlaksızları tekere çomak sokmaz ise gidişat iyi, kronik işsizlik problemimiz hariç. Artık özgüvenimiz yerinde, kendinden emin bir dış siyaset yürütüyoruz. Ancak demokratikleşme süreci biraz sancılı gidiyor. Bir de AK Parti’nin ve Erdoğan’ın çifte standartlı uygulamaları olmasa tüm bunlar yabana atılacak gelişmeler değil.
Türkiye korkutuyor…The Economist, “Türkiye Batı’ya sırtını mı dönüyor?” sorusu ile aslında “Türkiye Batı’ya sırtını dönerse” korkusunu ifade etmiş. Mesaj, batıya ve dahi doğuya…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder