ABD’nin 2008 Başkanlık seçimleri için yürütülen kampanyalar büyük ölçüde internet üzerinden örgütlenmiştir.
Obama’nın görüş ve mesajları web üzerinden geniş kitlelere özellikle de genç seçmenlere ulaşmış, bunun yanısıra internet sayesinde çok ciddi miktarlarda bağış toplanmıştır.
Öncelikle insanların kampanyaya direkt katılmasını sağlamak için, Obama’nın web sitesi interaktif hale getirilmiştir.
Başkanlık seçimlerinin ilk ayağı olan aday belirleme sürecinde, Demokrat Parti’nin adayı olabilmek için sekiz aday adayının Temmuz 2007’de Youtube’ta yaptıkları tartışmalar, interaktif özelliğiyle siyasi kampanyaların internet üzerinden örgütlenmesinde bir ilki oluşturmuştur. Halktan gelen 3000 kadar sorudan 40’ı seçilip, soru soranlar ilk kez video tekniğiyle sanal olarak yüz yüze gelmişlerdir.
Obama’nın adaylığı ilk belli olduğunda, onu tanıtan kısa videolar internette yayınlanmış ve yeni adayın politikaları, e-postalar aracılığıyla anlatılmıştır.
Kampanya süresince Web 2.0 teknolojisi kullanan Facebook, MySpace gibi sosyal ağ siteleri üzerinden geniş kitlelerin interaktif olarak politikaya katılımı sağlanmıştır.
Bu sosyal ağ sitelerinin kullanıcıları ile internette karşılıklı görüş alışverişinde bulunan Obama ve ekibi, onların sorularını yanıtlayarak her kesimden insanın rahatlıkla izleyebileceği, şeffaf, katılımcı bir politik hareket içinde bulundukları izlenimini yaratmışlardır.
Kampanyanın tanıtım videoları YouTube üzerinden yayınlanarak geniş bir kitle ile paylaşılmıştır.
Ancak kampanyanın en önemli noktası, Demokrat Parti’ye internetten bağış yapma imkanının verilmesi olmuştur. Toplamda 475 bin kişi online bağış yaparak kampanyaya destek vermiştir. Bunların hepsi 100 dolardan daha az miktarda bağış yapmış olmasına rağmen toplamda kampanyaya büyük bir maddi destek sağlamışlardır.
Amerika halkının yüzde 46’sı seçimleri internetten takip etmiş, yüzde 35'i YouTube ve benzeri platformlardan seçim ile ilgili videolar izlemiş ve kampanyaların YouTube kanallarını takip etmişler.
Amerikalıların yüzde 6’sı internet üzerinden destekledikleri adaylara bağış yapmışlar.
30 yaşın altındaki seçmenlerden Obama destekçilerinin oranı %70 olmuştur. İlk defa oy kullanan seçmenlerde de bu oran aynıdır.
İnternet sayesinde geniş kitlelere ve genç seçmenlere hitap edebilen bir kampanyanın başarısı işte bu şekilde rakamlara yansıyor.
İnternet ve web 2.0 teknolojisi ile sosyal ağların kullanımı, ABD ’deki başkanlık seçimlerini kesinlikle internet ve sosyal medya seçimlerine dönüştürmüş ve Obama’yı zafere taşımıştır.
ABD 2008 Başkanlık Seçimi için yoğunlukla internet üzerinden seçim kampanyalarının yürütülmesi bize göstermiştir ki; internet siyasal iletişim medyası olarak da her geçen gün daha çok önem kazanmakta, siyasi kampanyaların en önemli unsuru haline gelmektedir.
Türkiye'de hala interneti kullanmayı akıl edemeyen eski moda partileri düşündükçe, ABD başkanlık seçimlerinde internetin politika üzerindeki etkisine dikkat çekmemek mümkün değildi.
Umarım bizim demode politikacılarımız ve siyasi partilerimiz de gereken dersi almışlardır.
(Kaynak : webrazzi.com, ntvmsnbc.com)
1 yorum:
Farkındalık sahibi olmak için önce bilme isteğinin olması gerekir. Acaba vekillerden kaçı internet ve pc kullanıcısı?!
Hatta üretken ve eğitici düşünce sistemi içinde interneti kullanıyor...
Sevgili Beran! Yine başka bir bakış.. Kalemine sağlık.
Yorum Gönder